Daha önce başka bir suçtan yargılanmış ve ceza almıştı. Şimdi ise savunulacak bir tarafı kalmamıştı.
Suçunu kabul ediyordu. Biraz üzgün biraz mahcup, cezasına razı, kararı bekliyordu.
Neyse ki karşısında iyi yürekli bir hâkim vardı. Verilebilecek en düşük cezayı verdi.
– Sen bize bir daha hırsızlık yapmayacağına dair namus sözü verdiğin için… “Namus sözü”, değil mi!?
– Söz veriyorum, bir daha yapmayacağım!
– Söz verdiğin için biz de hapis cezasını para cezasına çevirdik, onu da 20 takside böldük.
Çocuk, sevinç ve şükran duyguları içindeydi.
Kendisini cezaevine geri götürecek askerler, koluna girmiş, salondan çıkarıyorlardı.
Ayrılmak üzereyken hâkime döndü ve “Allah razı olsun!” dedi.
Hâkim, çocuğun teşekkürüne hikmet dolu bir sözle karşılık verdi:
– Sen bu işleri bırak da Allah senden razı olsun!
Böyle bir söz duymak beni de mutlu etti.
Razı olmak derken, aklıma şu ayetler geldi:
“Kitap ehlinden ve müşriklerden inkâr edenler, içinde ebedi kalacakları cehennem ateşindedirler. İşte onlar, yaratılmışların en şerlileridir.
İman eden ve doğruları yapanlar ise, işte onlar, yaratılmışların en hayırlıları onlardır.
Onların ödülü, Rab’leri katında, altından ırmaklar akan ve içinde ebedi kalacakları Adn cennetleridir. Allah onlardan razı olmuştur. Onlar da Allah’tan razı olmuşlardır. İşte bu mükâfat, Rabbinden korkanındır.” (Kur’an, Beyyine Suresi 6-8)
Harika bir cevap vermiş hakim:)
Çok hoş bir hikayecik.
BeğenBeğen